Sosyal medya kullanımı her geçen gün artmakta ve yaş aralığı da gittikçe genişlemektedir. Bu da sayısız türde kullanıcı ve paylaşımları beraberinde getiriyor. Fakat bazı paylaşımlar var ki kendinden nefret ettiriyor.

Yediğiniz içtiğiniz her şeyi paylaşmayın

Özellikle instagram hesabından paylaşım yaparken işin dozunu kaçıranlar var. Yediği içtiği her şeyin fotoğrafını paylaşan insanlar gerçekten çok itici bulunmaktadır. Bu tarz paylaşımlarla kendinizden bıktırmayın.

Kendi hayranınız olmayın

Çevresindeki herkesi kendi hayranı, okuru, dinleyeni, izleyeni sanan; her paylaşımında çaktırmadan kendini öven, yırtına yırtına yanına yaklaşıp, fotoğraf çektirdiği ünlüyü yakın dostu gibi gösteren egosu tavanda eziklerden olmayın. Hem kimse inanmıyor, hem çok itici oluyorsunuz.

Ardı arkası kesilmeyen oyun davetleri

Sosyal medya kullanıcılarından sürekli oyun daveti gelmesi oldukça sinir bozucu bir hâl almaya başlıyor. Sosyal medya kullanıcılarının büyük bir kısmı, sürekli oyun daveti gönderen ve bundan asla sıkılmayan bu inatçı kullanıcıları engellemek zorunda bile kalabiliyor.

Çocuğuyla ilgili her anı paylaşanlar

Bazı şeyleri gerçekten tadında yapınca hoş ve sevimli oluyor. Fakat ölçüyü kaçırınca kabak tadı vermeye başladığını unutmamak gerekir. Çocuğunuzu sosyal medya oyuncağı gibi kullanmayın. Sürekli onunla alakalı paylaşımlarda bulunmayın.

Spor paylaşımları

Spor yapmak ve spora teşvik etmek elbette faydalı bir eylemdir. Fakat göze sokar gibi çekilen o yorgun argın ter içindeki fotoğraflar sandığınız gibi bir etki yaratmıyor. Kaslarını göstermek için şekilden şekle giren kişiler ise itici bulunuyor.

Her fotoğrafa yorum bırakmayın

Önüne gelen fotoğrafa yorum yapan ve genelde hep aynı yorumu yapan kullanıcılar gerçekten bıktırıyor. Bazen yorumlarınızı kendinize saklamanızda fayda var.

Evcil hayvanını sosyal medya oyuncağı edenler

Kedisi, köpeği, kuşu ya da başka evcil hayvanı olanlar sosyal medya hesaplarını tıka basa onların video ve fotoğrafları ile doldurabiliyor. Elbette hayvanlara karşı farkındalık yaratmak önemli fakat bunun üzerinden beğeni toplamaya çalışmak hem çok samimiyetsiz hem de ne yapılmaya çalışıldığı çabucak fark edilen durumlardandır. Üstelik bu kullanıcıların gerçek hayatta hayvanlara bakış açısının sosyal medyadaki paylaşımları gibi olmadığı biliniyorsa, durum tam olarak “Ne kadar da acınası!” şeklinde nitelendirilebilir.

Yaptığı her seyahati etiketleyenler

Seyahate çıktığında her anını paylaşanlar ve gittiği her yeri etiketleyenler belli bir noktadan sonra işin tadını kaçırıyor. Bıktırma derecesine getirdiği için görgüsüzce olarak dahi tanımlanabiliyorlar.

Sevgilisiyle sosyal medya aşkı yaşayan sanal aşıklar

Sevgilinizi veya eşinizi ne kadar sevdiğinizi herkesin bilmesine ihtiyaç duymayın. Sevgilinizle yaşadığınız her güzel anı paylaşmanız ve fotoğrafın altında yaptığınız destansı açıklamanız tüm samimiyeti ortadan kaldırıyor. Elbette ara sıra bu tarz paylaşımlar yapabilirsiniz. Fakat dozunu kaçırınca oldukça sevimsiz bir hava yarattığınızı unutmayın. Sevgiliyi kalbe etiketleme kısmına ise değinmeye bile çekiniliyor. Aşkınızı bu kadar sanallaştırmayın ve gerçek hayatın tadını çıkarın.

Katılacağınız etkinlikleri tüm dünyaya duyurmayın

Tüm sosyal medya hesaplarından her katılacağı etkinliği duyuran kullanıcılar da bıktıran kesimin içine giriyor. Elbette bazı etkinlikler çok hoşunuza gidebilir ve başka insanların da bu etkinliklerden haberdar olmasını isteyebilirsiniz. Fakat bunu abartınca gösteriş meraklısı sıfatından kurtulabilmeniz pek de mümkün değildir.

“Yeni uyandım, herkese günaydın” mesajları

Gerçekten yeni uyanmadığınız, kalkıp bir güzel hazırlandığınız ve ardından da azıcık saçı başı bozup yeni uyanmış görünümü yaratmaya çalıştığınız fotoğraflar “Ben sahteyim.” diye bağırıyor. Başta kendiniz olmak üzere kimseyi kandırmayın. Her şeyde olduğu gibi sosyal medya paylaşımlarınızda da kendiniz olun.