Elbette masum insanlara saldırmak, onlarca kişiyi öldürmek, onlarca kişiyi yaralamak ancak bir manyağın yapabileceği bir vahşiliktir. Hiçbir şekilde affedilmemeli ve lanetlenmelidir.

Peki, lanetledik, kınadık ve böylece üstümüze düşeni yaptık mı, bu eylemi yapana verip, veriştirdik ve rahatladık mı? Bu eylemleri üretenleri kimler üretiyor, nasıl üretiyor, asıl toplu katliamı kimler yapıyor farkında mıyız? Günlük sıradan hayatın içinde milyonlarca insanı keyifleri için öldürenleri ve bu katliamların mağdurlarını görüp, duyuyor muyuz?…

İsterseniz dünyanın en büyük ve kesintisiz, devam eden en vahşi terör eylemlerini yakından inceleyelim. İlk olarak gelir dağılımına, ekonomik terör eylemlerine bakalım isterseniz.

Gelir Dağılımı

Oxfam raporuna göre 2018’de dünyanın en zengin 26 kişisinin varlıkları, 3,8 milyar yoksulun toplam varlığına eşit hale geldi.

Dünyadaki en zengin 26 kişinin servetinin, geçen yıl 3,8 milyar yoksulun toplam varlığına eşit hale geldiği, bu tablonun ortaya çıkmasında, büyük şirketlerin ödediği vergileri düşüren, halkın çoğunluğunun yararlandığı kamu hizmetlerinde ise kesintiye giden hükümetlerin sorumlu olduğu belirtildi.

İngiltere merkezli sivil toplum örgütü Oxfam’ın yayımladığı rapora göre, 2018’de, dünyadaki en zengin 26 kişinin varlığı, en yoksul 3,8 milyar kişinin toplam varlığına eşit hale geldi.

“Kamu Yararı ve Şahsi Servet” başlıklı raporda, geçen yıl serveti 1 milyar doların üzerinde olan kişilerin toplam varlığının yüzde 12 arttığı, buna mukabil dünyanın yoksul yarısını oluşturan 3,8 milyar kişinin toplam servetinin yüzde 11 azaldığı belirtildi.

Örgüt, bu tablonun ortaya çıkmasında, bir yandan büyük şirketlerin ödediği vergileri düşürürken diğer yandan halkın çoğunluğunun yararlandığı kamu hizmetlerinde kesintiye giden hükümetlerin sorumlu olduğunu savundu.

Dünyada toplam vergi gelirlerinin her 1 dolarının ancak 4 sentinin servet vergilerinden elde edildiğine dikkat çekilen raporda, dünyanın en zengin yüzde 1’inin ödediği vergilerin yarı yarıya artırılması halinde, 262 milyon çocuğa temel eğitim verilebileceği ve 3,3 milyon insanın hayatını kurtarabilecek sağlık harcaması yapılabileceği ifade edildi.

Bunun yanında örgüt, servet ve kurumlar vergisi türünden vergilerin, zengin ülkelerde ya ortadan kaldırıldığı ya da düşürüldüğüne dikkati çekti.

Zengin ülkelerde 1970 yılında kurumlar vergisi oranı ortalama yüzde 62 iken, 2013’te ortalama yüzde 38’e kadar geriledi. Halen yoksul ülkelerde bu oran ortalama yüzde 28 seviyesinde bulunuyor.

Oxfam’ın 2017’de yayımladığı raporda dünyadaki en zengin 43 kişinin serveti, dünyanın yoksul yarısının toplam servetine eşit olduğu ifade edilmişti.