artık ne sevgili kırgınlığıdır hüznün anası
ne yalnızlığın damıtılmış gerçeği
düzen gebe kısırlığın inadına
bir kuluçka sürecidir ki
ne doğacağı bilinmez

ümitsiz şafaklar söker tanyerinde
çocuklar bekleşir akşamın kan kızılında
ekmektir gözledikleri
belki yeni giysiler bayram arifesinde

karın tokluğuna bir çırpınıştır sürer gider

ak güvercin zeytin dalı barış elleriyle
kardan adam yapmaz olmuş çocuklar
çizgiler çizmek yerine sokaklara kömürle
kaptırmışlarsa ellerini koca göbekli kel dişlilere
çöplüklerde ekmek toplayıcı
katliam tanığı cephelerde
yoksa uçurtmaları
bilyeler topaçlar dönmüyorsa bahçelerde
dalında bile güzel değildir artık çiçekler
amansız bir kavgadır çocukluk
ve ak memesine sarılır gibi anaların
sarılmışsa tiner kutularına yarınlarımız
artık ne sevgili kırgınlığıdır hüznün anası
ne yalnızlığın damıtılmış gerçeği

 

yücelbinici