Toplumun ensest, pedofili veya yamyamlık gibi konular ile ilgili sahip olduğu genel görüş bile kökten değişebilir. Bunun gerçekleşmesi için, beyin yıkamak veya bir çeşit diktatörlük rejimi uygulamak değil, toplum tarafından fark edilmeyecek bir dizi gelişmiş teknik uygulamak gerekiyor.
Overton penceresi, halkın bir konu hakkındaki görüşünün nasıl değiştirilebileceğini açıklayan politik bir kavramdır. Daha önce mantıksız olduğu düşünülen fikirlerin uzun vadede kabul edilebileceğini belirtir.
Bu kavrama göre, tabu konular bile bu teorinin etkilerinden muaf değildir. Toplumun ensest, pedofili veya yamyamlık gibi konular ile ilgili sahip olduğu genel görüş bile kökten değişebilir. Bunun gerçekleşmesi için, beyin yıkamak veya bir çeşit diktatörlük rejimi uygulamak değil, toplum tarafından fark edilmeyecek bir dizi gelişmiş teknik uygulamak gerekiyor.
Overton penceresi konseptinin kökenleri
Joseph Overton, bu kavramı inceleyen ilk bilim insanı. Kamu yönetiminin her alanı için, halkın yalnızca dar bir potansiyel politika yelpazesini kabul ettiğini gözlemledi. Bu politikalar, politikacılar fikirlerini değiştirdiğinde değişmez. Aksine, toplum onları seçer.
Joseph Overton, yelpazenin en üstündeki “en özgür”den en alttaki “en az özgür” olana kadar uzanan dikey bir politika modeli geliştirdi. Bu, kabul edilebilir politikaların bu eksen içinde hareket edebilen bir pencerede çerçevelendirildiği hükümet müdahalesi ile ilgili bir konseptti.
Overton penceresi ve aşamaları
Prensip olarak, toplumun yukarıda bahsettiğimiz bazı tabuları kabul etmesi imkansız görünüyor. Ancak, Overton penceresi konsepti bunun olabileceğini savunuyor. Overton penceresinin farklı aşamalarının nelerden oluştuğunu görmek için, örnek olarak, belirli bir tabuya odaklanacağız: yamyamlık.
Aşama 1: “Düşünülemez bile” seviyesinden radikal düzeye
İlk aşamada yamyamlık, Overton penceresindeki en düşük kabul seviyesindedir. Toplum bunu ahlaka aykırı buluyor. İğrenç ve mantıksız kabul ediliyor. Bu noktada pencere kapanır ve hareket etmez.
Kamuoyunun fikrini değiştirmeye başlamak için bilim adamları bu konsepti incelemeye başlar. Bilim adamları için, normalde, araştırma konusu seçerken, herhangi bir şeyin tabu olarak görülmesi söz konusu olmamalıdır. Böylece, bilim topluluğu, bazı kabilelerin geleneklerini ve ritüellerini incelemeye başlar.
Aşama 2: Radikalden kabul edilebilir olana
1. aşamadan sonra, fikir düşünülemez durumdan çıkarak tartışılmaya başlanan bir kuram haline gelmiş olur. İkinci aşamada insanlar, bu fikri ve onunla ilgili açıklamalarla birlikte varlığını kabul etmeye başlar. Bilim adamlarının ulaştıkları sonuçlara göre, toplum, konu hakkında bilgi edinmeyi reddedenleri uzlaşmaz olarak görmeye başlar.
Direnenler, bilime karşı çıkan fanatikler olarak görülmeye başlayacaktır. Hoşgörüsüzler, fikir olumsuz çağrışımlarını yitirdiği için alenen kınanır. Hatta “yamyamlık” adı antropofaji gibi bir şeye de dönüşebilir. Medya yavaş yavaş insan eti yemeyi kabul edilebilir ve saygın hale getiriyor olacaktır.
Overton penceresi için aşama 3: Kabul edilebilirden mantıklı olana
İnsan eti tüketimi ortak bir hak haline geliyor olacaktır. Fikir artık mantıklı bir hal alır. Bu arada, fikre karşı çıkmaya devam edenler, eleştirilmeye devam edecektir. Bu insanlar, temel bir hakka karşı olan radikaller olarak kabul edilecektir.
Öte yandan, bilim camiası ve medya, insanlık tarihinde birçok yamyamlık vakası olduğu konusunda ısrar ediyor olacaktır.
Aşama 4: Mantıklı olandan popüler olana
Şimdi de, yamyamlık favori ve popüler bir konu haline gelmiş durumda. Fikir, filmlerde ve televizyon dizilerinde olumlu bir şey olarak görünmeye başlar. Aynı zamanda bu uygulamalarla ilgili tarihi figürler de övgüler almaktadır. Bu fenomen giderek daha yaygın ve popüler hale geliyor ve olumlu imajını pekiştirmeye devam ediyordur.
Aşama 5: Popülerden siyasi konulara
Başlangıçta kapatılan Overton penceresi geniş bir biçimde açılır. Bu son aşamada, olguyu yasallaştıracak şekilde yasama mekanizması kendini hazırlamaya başlar. Yamyamlık taraftarları siyasette güçlenir ve daha fazla güç ve temsil arayışına başlar.
Böylelikle kolektif bilinçte bir hak olarak ilk önce düşünülemez ve ahlaka aykırı görülen bir fikir yerleşmiş olur. Bu, ne kadar çılgınca olursa olsun, halkın herhangi bir fikre yönelik algısını değiştirebilen bir konsept aracılığıyla gerçekleşmiştir.
Kaynak: “Overton Penceresi – Bu Teori Neyi Anlatıyor?” https://aklinizikesfedin.com/overton-penceresi-bu-teori-neyi-anlatiyor/