Çocuklar afetlere karşı artmış huzursuzluk veya davranışsal ve duygusal sorunlar şeklinde tepki verirler. Bazı küçük çocuklar altını ıslatma, ayrı kalma endişesi gibi bebeklik çağı davranışları gösterir. Daha büyük çocuklar fiziksel ve duygusal anlamda tepkiler verir. Bunlar aşırı saldırganlık veya içe kapanma olabilir. Afetle doğrudan karşılaşmamış çocuklar bile çözemedikleri karmaşık duygular yaşarlar.

Birçok olayda bu tepkiler geçicidir. Zaman geçtikçe semptomlar hafifler. Bununla beraber şiddetli rüzgar, sirenler gibi yaşanan felaketi hatırlatan diğer olaylar endişelerin geri gelmesine neden olabilir.

Çocuklar afetlerde büyüklerin verdikleri tepkileri taklit ederler. Onlardaki kararsızlığı ve endişeyi fark edebilirler. Büyükler, duruma hakim oldukları hissini vermek suretiyle afet sonrası çocukların uğrayacağı duygusal travmayı en aza indirebilir. Çocuklar için yapacağınız en iyi şey onlara karşı daha hoşgörülü, şefkatli ve koruyucu olmanızdır.

Yaş Gruplarına Göre Çocuklarda Afetlere Karşı Görülen Reaksiyonlar

Afet veya travmatik olaylardan sonra çocuklarda aşağıdaki fiziksel ve duygusal reaksiyonlar ortaya çıkabilir:

Yenidoğan ve Bebek

0 – 2 YAŞ: Yenidoğan, konuşması gelişmemiş çocuklar travma ile karşılaştıklarında olayla ilgili duygularını dile getiremezler. Bununla beraber bazı özel görüntüler, sesler veya kokular hafızalarında kalabilir. Bebekler travma karşısında daha huzursuz görünür, her zamandan daha çok ağlar, daha çok kucaklanmak sevilmek ister. Çocuklar büyüdükçe, oynadığı oyunlarda, yıllar önce yaşanmış ve görünürde unutulmuş olan travmatik olay ile ilgili parçalar veya sahneler yer alabilir.

Okul Öncesi

2 – 6 YAŞ: Karşı koyamayacakları büyük afetler karşısında okul öncesi çocuklar sıklıkla kendilerini yardıma muhtaç ve güçsüz hissederler. Yaşları ve küçük olmaları nedeni ile kendilerini ve çevrelerini koruyacak güçte değillerdir. Sonuçta, çok korkarlar ve kendilerini güvende hissetmezler. Okul öncesi dönem çocuklar bir şeyi temelli kaybetme fikrine sahip değildir. Onlar her şeyin tekrar eski haline döneceğini düşünürler. Travmatik olaydan sonraki haftalarda, okul öncesi çocukların oyunları felaket ile ilgili süreçleri içerir. Oyunlarında yaşadıkları kaza veya felaketi tekrar tekrar oynayabilirler.

Okul Dönemi

8 – 10 YAŞ: Okul çağı çocuklar bir şeyleri kaybedebilecekleri gerçeğinin artık farkındadırlar. Bazı çocukların kafasında travmatik olayla ilgili detaylar asla silinmez ve sürekli olayla ilgili konuşmak isterler. Travma ile ilgili düşünceler çocukların okulda derslerine konsantrasyonlarını azaltıp eğitim hayatının başarısını düşürebilir. Okul çağı çocuklar çok farklı şekillerde reaksiyonlar gösterebilirler. Bunlar, suçluluk, başarısızlık hissi, felaketin önlenememiş olmasına duydukları öfke veya kurtarıcıyı oynama fantezileridir.

Ergenlik Dönemi

11 – 18 YAŞ: Yaş büyüdükçe çocuklar yetişkinlerin travma karşısındaki verdikleri tepkileri vermeye başlarlar. Çocukça tepkiler ile daha yetişkine özgü davranış biçimlerinin bir karışımını sergilerler. Travmadan sonra hayatta kalma, ölümsüzlükle özdeşleştirilebilir. Ergenlik çağındaki çocuklar dikkatsiz araç kullanma, alkol ve ilaç bağımlılığı gibi tehlikeli ve riskli davranışlar gösterebilirler. Bunun tam aksine, korkudan evden dışarı çıkamama şeklinde davranışlar da görülebilir. Birçok ergenlik çağındaki genç dünyadan uzaklaşmaya odaklanır. Travma sonrası dünya onlar için tehlikeli ve güvensiz bir ortama dönüşür. Hakim olamadığı büyük iç çatışmaları, heyecanlar yaşar ve duygularını ailesi ile tartışıp paylaşamaz.

Çocuğun Duygusal İhtiyaçlarını Saptama

Çocuklar genellikle kendi durumlarını büyüklerin duygularını yüzlerinden okuyarak saptarlar. Yetişkinler olaylar karşısında gerçek duygularını paylaşmalıdır fakat çocuklarının kendilerini iyi hissetmesi için belli bir serinkanlılığı muhafaza etmelidir. Çocuğunuzu dinleyin. Eğer olayla ilgili soru soruyorsa basitçe cevap verin. Eğer çocuğunuz duygularını anlatmakta zorlanıyorsa ne olduğu hakkında resim çizdirin veya hikaye anlattırın. Endişe ve korkularının nedenini anlamaya çalışın. Unutmayın ki bir felaket sonrası çocuklar en çok;

  • Aynı olayın yeniden meydana gelmesinden,
  • Birilerinin ölmesinden,
  • Ailelerinden ayrı kalmaktan,
  • Yapayalnız kalmaktan,

korkarlar.

Şefkat ve Anlayış İle Onlara Yeniden Güvenlerini Kazandırabilirsiniz

Bazı öneriler:

  • Çocuğunuza dokunun ve sarılın.
  • Sakin olun ve metanetle son afetle ilgili gerçek bilgileri anlatın.
  • Çocuğunuzun gerçek duygularını anlatması için onu destekleyin. Dürüst olun.
  • Çocuğun uyku vakti odasında ekstra zaman geçirin.
  • Çalışma, oyun, yemek ve dinlenme saatlerini yeniden düzenleyin.
  • Çocuğunuza ev içi görevler verin, böylece ailesinin ve toplumsal yaşamın yeniden yapılanmasına katkıda bulunduğunu hissedecektir.
  • Aile acil durum planını geliştirmek için çocuğunuzun yardımcı olmasını sağlayın.
  • Çocuklarınızın duman detektörlerini, yangın alarmlarını, lokal bölge uyarı ikaz ve sirenlerini duyduğunda neler yapması gerektiğini bildiğinden emin olun.
  • Sorumlu davranışlarından ötürü onu destekleyin, övün.
  • Çocuğunuz kendi kayıpları için de ağlayacaktır bunu anlamaya çalışın.

Yukarıda sayılan bütün destekleri vermenize rağmen çocuğunuzun sorunları devam ediyor veya ona ulaşamıyorsanız profesyonel yardım isteyin. Çocuk doktorunuz veya çocuk psikiyatristinden veya bir psikologdan yardım alın.

Çocuğunuza Nasıl Yardım İsteneceğini Öğretin

Çocuğunuza ne zaman ve nasıl yardım isteyebileceklerini mutlaka öğretmelisiniz. Öncelikle yaşadığınız bölgede hangi acil hizmetlere günün 24 saati telefon aracılığıyla ulaşabileceğinizi belirlemelisiniz.

Numaraları içeren listeyi telefonun yanında çocuğunuzun görebileceği şekilde bir duvara asmalısınız. Çok küçük çocuklar dahi acil durumda nasıl yardım isteneceğini öğrenebilir.